Tarihin adil kızları,
Yoldaşlarım!
Adımı hangi Tanrıçanın yüreğinde resmedersiniz?
Ben hangi Tanrıçanın kızıyım?
Tarih beni hangi Tanrının karşısında kaleme alıyor,
Hangi Tanrıçanın Tanrılara çektiği kılıcından damlıyor kanım?
Ben aşkım, Kadınım;
Ana Tanrıçanın tarihinden emdim
İlk inancı, umudu, aşkı…
Yaşamın yüreğinde savaş,
Savaşın soluksuzluğunda yaşamım, nefesim…
Gözlerimin derinliğinde görmek için baktıysan
Göz bebeklerime
Yüreğinden bir parça görürsün orada
Çünkü ben sevdanın gizinde
Bir parça sen olanım…
Öyle yanı başında olduğuma bakmasaydın
Geçmişin geleceğe hakkı sualinde
Ben geçmişte geleceği arayan,
Gelecekte geçmişin lanetini yırtanım.
Zamanım, mekânım, varlığım yoktu benim
Ardımda var olacaksa birileri,
Büyük olmalıydı
Ben yokedişlerin gölgesinde,
Gölgemi de büyütmenin peşinde olandım.
Ben, ‘ Ben’ olabilmenin savaşçısıyken
Hep bir parça da sen olandım…
Ben aşktım, kadındım.
Öyle zamanın geçmişinde okuma beni
Ben yüreğine değen
Kirpiklerimin keskinliğinde
Yüreğini kanata kanata
Geleceğinde adımı yazanım…
Sözlerimin derinliğinde anlamak için dinlediysen
Her kelamımı
Umudundan bir parça görürsün orada
Çünkü ben hayallerinin gizinde
Bir parça düşün olanım…
Öyle uzağında kaldığıma bakma şimdilerde
Hakkın cellâda namertliği sualinde
Ben cellâdın yakasından tutup,
Tanrıların oğullarıyla aynı ateşlerde yakanım.
Son düşüm, son günüm,
Son sözüm yoktur benim
Yanımda var olacaksa birileri
İlk umuduyla, ilk heyecanıyla olmalı.
Ben sonların yitikliğinde
Ölümsüzlüğün ardına verip
Sonsuzluğa uğurlananım.
Ölümün bir gün mutlak geleceğini bilip
Amansızca büyürken
Hep bir parça çocuk kalanım…
Ben aşkım, Kadınım;
Ana Tanrıça’ nın ellerinde büyüyüp
Tanrıçalar diyarında uçtum.
Gözlerimin ufkunda,
Yüreğimin en kuytularına değin gez, gör beni
Sesini duyduğun her tınıyı hisset!
Akan ırmağın renginde ve sesinde
Yağan yağmurun tenine değen her katresinde…
Öyle en içten soluduğun toprağın
Misk kokusunda dokun saçlarıma
Eline düşen her yaprakta çiz gözlerimi
En ince damarında olsun göz bebeklerim
Ben o dağların özgürlüğü uğrunda savaşırken
O dağlardan özgürlüğe uğurlananım…
Öyle mizacımın sertliğine bakma
Ben gülüşlerini kanatlarında taşıyan
Savaşçı bir kelebeğim;
Tebessümlerim zaferlerde saklıdır benim…
Öyle sürgünlüğüm, göçüm
Kanadın kırıldığı yerde düşüşüm yoktur benim.
Ben ilk kanatlarımı çırpıp göklere uçarken
Vedalaştığım o kırık dalların izini
Karış karış gezdiğim dağlarda
Ayaklarımın nasırında resmedip
Yine o ağaca doğru kanat çırpan,
Tanrıçaların yüreğinde hakikatlere konanım.
Ben aşkım, Kadınım;
Nefretim sevgim kadar kutsaldır benim
Çünkü intikam yeminimin tohumu
Cellâdın ayak bastığı körpe umutlarımdı.
Umutla, ışıl ışıl bakarken hayata
Rengârenk düşleri toplamıştım ütopyalarımda
Tıpkı dağlardaki çiçekler gibi rengârenkti düşlerim,
Taki cellâdın çizmeleri tek tek hepsini ezene dek.
Ben hainlerin elindeki çiçek demetinde
Yumruklarından sızan kandamlalarından sonra
Kırılan, ezilen, öldürülen,
Düşleri kanatılan
Her çiçeğin, her fidanın; her yüreğin
İntikam yeminini eden cesur kadınım.
Öyle öfke dolu gözlerime,
Çattığım kaşlarıma bakma
İçimde kahkahalar atan
Kız çocuğuna kurşun sıkanlara
Son ikazımdır bakışlarım.
Ben Zafer Tanrıçaları’ nın nasihatleriyle
Yürüdüm hep bu patikalarda;
Başardıkça gülüp,
Her tebessümünde başarıya yol alan
Umut Tanrıçası’ nın gülüşlerinde saklı
Umudun adıyım ben…
Benim türkümü hangi ezgi ile yazarsan yaz
Nakaratlarında hep Delal’ in yiğitliğini çığıracak halkım.
Benim şiirimi kaç dizeye sığdırırsan sığdır
Her satırında bir parça Delal’ in güzelliğini anımsayacak halkım.
Benim romanımı hangi dilde yazarsan yaz
Her vakasında Tanrıların oğullarının yenilgiye uğratan
Delal’ in cesareti ve kahramanlığıyla gururlanacak halkım.
Benim adımı nasıl yazarsan yaz tarihe
Ben Tanrıçaların yüreğinde doğup,
Onların kutsallığında büyüyen
Ve onların kutsallığında sonsuzluğa ulaşan onurlu Komutanım…
Ben aşkım, Kadınım…
HPG-YJA STAR Komutanlarından Şehit Delal Amed Anısına